ANASAYFA >> 2 KASIM,ÖMK VE AYM


NİHAT AYDIN
Genel Başkan

2 KASIM,ÖMK VE AYM
Bilindiği gibi öğretmenlerimizi,tüm eğitim çalışanlarımızı 2022 enflasyonu ve eğitimde sözde iyileştirme yerine basiretsiz ,ileriyi göremeyen,yönetimde etkin olmayan sadece biat kültürü ile hareket eden sistemin erkinleri iyice

derinlemesine bir kaosa,içinden çıkılmaz bir geçim sıkıntısına,maaşların iyice erimesine ve nihayetinde Öğretmen Meslek Kanunu (ÖMK)adında bir garabetin içine soktular.ÖMK hızlıca tartışılmadan,içinde öğretmenin olmadığı,eğitim sendikalarının görüşlerinin alınmadığı(yetkili ve yandaş sendika hariç)bir süreçle acele bir şekilde kanunlaştırıldı.14 Şubat 2022 günü Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.Ardından bağımsız sendikalar harekete geçerek ömk önce kendi içinde tartıştı,kanunun öğretmenin kariyerine yönelik bir uygulama olmadığını,mesleki gelişim yönünden hiçbir maddenin olmadığını sadece 13 maddenin 3 ek ve yürütme maddesinden olduğu diğer 10 maddeninde kariyer basamakları sınavı şeklinde oluştuğu,öğretmenleri aday öğretmen,öğretmen,uzman öğretmen ve başöğretmen şeklinde sözde unvanla ayrıştırarak bir nevi kariyeri sınavla satan her unvana belli miktarda ücret ödemesi getiren,öğretmeni iyice niteliksizleştiren,itibarsızlaştıran bir uygulamanın içerisine soktuğu açıkça barizdi.Bu süreçte sanırım Nisan ayı gibi CHP 7354 sayılı Öğretmenlik Meslek Kanununu Anayasa Mahkemesine taşıdı.Sonraki süreçlerin yaz tatiline gelmesi,öğretmenlerin Kariyer Basamakları Sınavına yönelik 180 saatlik 10 modülden oluşan ve video eğitim içerikli olan seminer niteliğindeki bu angarya durumun sisteme işlenmesi açısından zorunlu bir uygulama getirildi.180  saatlik modüller uzman öğretmenlik için 240 saatlik modüller ise başöğretmenlik unvan uygulaması için getiriliyor ve bu aşamalar geçildikten sonra MEB sınava tabi tutarak 70 puan barajını getiriyordu.Sınav ise 19 Kasım 2022 koyuldu.Bu angarya süreçlerini yaşayan öğretmenlerimizden itirazlar gelmeye,Öğretmen Meslek Kanunu'nun da sistem tarafından 100 yılın en büyük öğretmene getirilen meslek kanunu şeklinde kamuoyuna sunmasının perde arkasını araladıklarında işin hiçte söylendiği gibi olmadığı gerçeğini anladılar.İtiraz eden sendikaları duymazlıktan gelen MEB,sosyal medya üzerinden bir araya gelip seslerini duyurmaya çalışmalarınıda görmezden,duymazdan geldi.Sınava öğretmenlerin çok yüksek başvuru yaptığını bunun memnuniyet isteği olduğu algısını verdiler.Oysa öğretmenler memnuniyetten değil ekonomik olarak ay başını getiremeyen maddi durumuna mecbur getirilen bir istemin dayatmasına karşı başvurusunu çaresizce yapmıştı.Öğretmenler sosyal medya araçları ile bir araya geldikçe yetkili sendika ve yandaş sendikayada özellikle üyelerininde bulunduğu paylaşımlarda hiçbir yanıt ,hiçbir dönüt alamadılar.Öğretmenler farklı düşüncelerde fikirlerde ve farklı  sendikalarda olsalarda ilk kez ÖMK için tartıştılar,ortak mücadeleye girdiler,twitterı etkin kullanarak kamuoyu yaratmaya ,hergün Türkiye gündemine gelmek için farklı ,ilginç taglarla sorunlarını gündemleştirdiler.Bu süreçte sendikalarda kimi tek başına ,kimileri bir araya gelerek süreci tartıştılar,platformlar kurdular.İlki 17 bağımsız  sendikanın bir araya gelerek kurduğu Eğitim Sendikaları Platformu idi ve kamuoyuna ÖMK ve tüm eğitim çalışanlarının acil sorunlarını içeren taleplerini duyurdular.Ülke genelinde #1Milyonİmza,#1MilyonEğitimÇalışanı şeklinde taglar oluşturuldu,twitter görselleri hazırlanıp hergün etkinlik yapıldı.İmza kampanyası online olarakta özellikle sendikamızın bu konuda uğraş vererek change.org üzerindende kampanyanın yaygınlaştırılması sağlandı.Her bir mücadele zincirleme bir biri ile etkileşim yarattı bunun ardından Eğitim Sendikaları Güç Birliği Platformu 14 Ekim 2022 günü Başkent Öğretmenevi'nde 14 sendikanın bir araya gelmesiyle yeni bir başlangıç,mücadele cephesi daha açılmış oldu.Sendikamız ayrıştırmayan,birleştirici unsuru ile her iki platformda ve ayrıca kendi örgütsel ilkeleriylede mücadelede yerini aldı.14 Ekim toplantısında ÖMK vve tüm eğitim çalışanlarının acil sorunlarına yönelik maddeler belirlendi ve sendikalarca imza altına alındı.Bu sendikalar;Eğitim Sen,Eğitim İş,Teç-Sen,sendikamız Eğitim Söz-Sen,AES,Töb-Sen,Hürriyetçi Eğitim-Sen,EKSEN,Özgür Eğitim-Sen,Eğitim Hak-Sen,Eşit Haklar Sendikası,Eğitimde Birlik-Sen,İdeal Eğitim Sen,Engelsiz Eğitim-Sen olarak bir araya gelmişlerdir.14 Ekim'de 26-27-28 Ekim'de 3 gün kokartlı uyarı eylemi ve 26 Ekim 1.teneffüs arası ortak bildirinin okunması kararlaştırıldı.Bu 3 gün içerisinde ÖMK adına dönüt olmaz ise 2 Kasım 2022 Çarşamba günü 1 günlük İş Bırakma Eylemi yapılması kararlaştırıldı ve imza edildi.Yine bu süreçle birlikte öğretmenlerimizin de süreci yakından takip etmesiyle twitter etkinlikleri ile hergün gündem oluşturdular.2 kasım günü gelip çattı ve öncesinde yetkili sendika ve yandaş sendika yetkilileri ile iktidar erkini eylemi etkisizleştirme adına algı yaratmaya,eylemi kırmaya yönelik veya pasivizeye yönelik açıklamalarda bulundular.Fakat 2 Kasım günü ülkemiz genelinde beklenenin üzerinde bir iş  bırakma eylemi gerçekleşti.İl meydanlarında farklı düşüncelerde ki sendikalar,farklı renklerle ortak basın açıklamalarını bayram havasında ,moralle yaptılar.Bu gerçekte uzun aradan sonra ilk kez hem sendikalar hemde eğitim emekçileri için geleceğe yönelik bir güven tazelemesi oldu.Artık öğretmenlerimiz ve eğitim çalışanlarımız birlikten aldıkları güçle yarına daha umutlu bakmanın gözlerde ki parıltısı yansıyordu.Şurada 19 Kasım'a ne kaldı ki derken geçen gün AYM tarafından bir açıklama yapıldı ve 9 Kasım 2022 günü ÖMK iptal davasını görüşmek için gündemine aldığını belirtmesi tüm öğretmenlerimiz arasında sevinç yarattı ve artık hergün twitter tagları bizzat bu tag etkileşimine bende katılmaktayım  geriye sayım başladı.Bu arada Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer'in ÖMK adına için biz öğretmenlerin özlük haklarına yönelik bir düzenleme yapmadık,ömk öğretmenler için sembolik bir durumdur demesi ise bizlerin aylardır savunduğu,içinde öğretmenin,eğitim çalışanının,sendikaların görüşünün olmadığı,içeriği boş dediğimiz duruma adeta kendi onaylarcasına itiraf etmişti.Şimdi işte tamda bu noktada AYM ülkemizin eğitim geleceği,öğretmenlerimizin itibarı ve çocuklarımızın ,öğrencilerimizin geleceği için çok önemli bir olaya ya iptal yönünde dur diyecek ya revize edilmesi gerekir diyecek yada kanunu olduğu gibi geçirecek.Umut ediyoruz ki ülkemizin geleceği ve menfaati adına ,güvence olarak  gördüğümüz AYM ortak akıldan yana tavır koyup ÖMK ya tümden yada sınav yönünden iptal edeceğine inanıyoruz.